25 Mayıs 2014 Pazar

Mina'nın küçük kuzeni; Ayaz Yiğit


Ben 8. Kez teyze oldum.
Ablalarından daha çok teyzeyim.
Onlar 7 kere, ben 8 kere.
Nasıl mı?
Mantık&Matematik sorusu gibi oldu değil mi?
Herkes çiftledi çocukları, ben tekteyim.
Hal böyle olunca da en çok yeğen sayısı bende oluyor.
Ne çok ikizler burcu oldu ailede.
Babam,yeni bebek Ayaz Yiğit, sevgilim Fatih,Yeğenim Arhan, yeğenim Damla,ablam Türkan :)
Hepsinin ikizler olduğu o kadar belli ki:))

Ablamla sabah telefonda konuştuk, biraz gergindi.
Doktorumuz (benim de doktorum) Feriha Uygur o dönemde şehir dışında olacaktı.
Bebek ters olduğu için sezeryan gündemdeydi.
Şehir dışına çıkmadan bebeği alalım demişti doktorumuz ancak ablam son dakikaya bırakmak istemişti.
Her iki durum da oldukça stresliydi.
Tanıdığın, güvendiğin doktorun olmadan doğum yapmak ile çocuğu gününden önce dışarıya almak...Sezeryan gününe uygun bir döneme düşüyordu bu tarih aslında riskli değildi.
Ablam çocuğun sonuna kadar içerde kalmasını istiyordu, kendi durumunu 2. Plana atarak bebeği son dakikaya kadar tuttu içerde.
Ilk bebeği Eliz doğal doğumdu ama burada yapacak pek bir şey yoktu.
Anne ve bebek zarar görmeden en iyi çözüm sezeryan gibi gözüküyordu.

23 Mayıs Cuma günü nişan geldi, hemen hastaneye götürüldü.
Biz de diğer ablamla ofisten çıktık ve hastaneye gittik.
Tüm kardeşler toplanmıştık.
Ablamın son hamile pozu burada:)


Akşam 20:00 gibi alındı doğuma.
Bu doğuma ben de çok girmek istiyordum ama evdeki hesap hastaneye uymadı.
Doktor değişimi, hastane tercihindeki değişim nedeni ile giremedim doğuma.
4 abla, 2 çocuğu tamamladı.
3. çocuğu kimse yapmaz artık.
Sanırım benim doğum izleme hevesim yeğenlerime kaldı:)

Bebeği gördük, nasıl da savunmasız, nasıl da masum...

Bu anı yaşadıktan sonra kendi lohusalığım aklıma geldi.Zor ama çok güzel bir dönem.
Şu da bir gerçek ki zaman geçtikçe her şey daha güzel oluyor.
Nasıl da zor büyüyor çocuklar, nasıl da zor geçiyor günler.
Nasıl da zor büyüyoruz.
E o zaman hadi, herkes annesini arasın:)

Ayaz Yiğit'in eli elimde, sımsıkı tutuyor, bırakmıyor...

Bir babanın çocuklarına verebileceği en güzel hediye; çocuklarının annesini çok mutlu etmesidir.
Çünkü mutlu anneler, mutlu çocuklar demektir.
Hele ki lohusalık dönemi öyle önemlidir ki, kadın değişime uğrar, bir sürü duygu karışımı yaşar, bu dönemde bebeği ile bağı çok kuvvetli olan anneler de olur, bebeğinden nefret eden de...
Bir dengesi yoktur...
Bu dengeyi annenin çevresindeki insanlar sağlar.
Bu yazıyı okuyan tüm yeni doğan annelerini kutlarım, bol süt için huzurlu günler dilerim:)

Ayaz Yiğit'cim hoş geldin, ailede 4 erkek, 5 kız oldu yeğen sayısı.
Eğer ben 2. bebeği yapmaya karar verirsem bana bağlı erkek-kız eşitliği.
O yüzden bana iyi davranın, sözümden dışarı çıkmayın :)

Güzel, sağlıklı bir ömrün olsun.

Teyzisko
dinamikteyzen:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder